Okula Uyum Süreci
Okula Uyum Süreci
Okula başlamak hem heyecanlı hem de endişe yaratan bir yeniliktir. Bu durum çocuklar kadar ebeveynlerini de iki farklı duygu hissetmelerine neden olur. Yeni bir ortam, yeni bir öğretmen, yeni arkadaşlar çocuklar için bir bilinmezlik oluşturur. Bu yüzden okula uyum sürecine çocuğu hazırlamak ebeveynlerin görevidir ve ebeveyn çocuğunu bu sürece hazırladığı gibi aynı zamanda kendini de hazırlamalıdır.
Okula Uyum
Okula uyum, çocuğun kendini anlama ve içinde bulunduğu toplumun normlarına yönelik beklentilerinin dengeli ve düzenli bir şekilde geliştirilebileceği anlamına gelir. Okula uyum en yalın haliyle; güvenli öğretmen-öğrenci ilişkisi, çocuğun bilişsel ve akademik başarısının sınıf ortalamasında olması ve sosyal duygusal gelişim basamağı dikkate alındığında sınıfta bir sorun yaşamaması olarak düşünülebilir.
Okula Uyum Süreci Nasıl Olmalı
Okula uyum, okula gitmeden önce başlayan bir süreçtir ve bu sürecin başlangıcında 7 önemli madde vardır. Bunlar;
• Okulla ilgili bilgi edinmek için çocukla birlikte ön araştırma yapmak,
• Sınıf öğretmeni ile tanışmak,
• Okulu, ziyaret ederek tanıdık bir yer haline dönüştürmek,
• Okulda geçirilecek olan süreci çocuğa anlatmak,
• Çocuğun okulla ilgili sürece dahil olmasını sağlamak,
• Okula dair merak uyandırmak ve çocuğun okulla ilgili hayal kurmasına teşvik etmek,
• Okula başlama ile ilgili kitapları okumak,
şeklinde düşünülebilir.
Okula Uyum Sürecinde Görünen Problemler
Okula uyum sürecinde görünen çeşitli problemler olacaktır. Ancak ebeveynlerin hem kendini hem de çocuğu için oluşturduğu bu hazırlık sürecindeki planlama ve zamanlama işlerin kolaylaşmasını sağlayacaktır. Okula uyum sürecinde çoğunlukla görülen problem aşağıdaki gibidir:
• Okula gitmek istememe,
• Ebeveynden ayrılmak istememe,
• Ağlama ve öfke krizleri,
• Bedensel semptomlar (Karın ağrısı, mide bulantısı, öğürme refleksi, kusma vb.),
• Gerileme davranışları (Alt ıslatma vb.)
Okula Uyum Yaşayan Çocuklarda Ailenin Önemi
Okula uyum yaşayan çocuklarda ailenin önemi oldukça fazladır. Çocuktan önce ebeveynlerin çocuğun anaokuluna veya kreşe başlama sürecine duygusal olarak hazır olması önemlidir. Ebeveynlerinden ayrılırken anne ve babasının üzüldüğünü ya da endişelendiği hissettiğinde uyum süreci güçleşmektedir. Bu yüzden okula başlama ve çocuğunuzdan ayrılma sürecinin normal ve olması gereken bir gelişim basamağı olduğunu hatırlatmanız gerekir.
Ebeveynin kendi okul deneyimlerinden bahsetmesi çocuğa rol model olmayı sağlar. Olumlu okul anıları çocuğu heyecanlandırıp keyiflendireceği gibi suçluluk duygusu hissetmesini de sağlayabilir. Bu yüzden çocuğunuzun okula gitmekten dolayı hissettiği korku ve kaygıyı anlamak; okulda olumsuz günler geçirme, ayrılma kaygısı vb temaları işleyen kitapları okuyarak benzer olumsuz duyguları hissetmesini normalleştire bilirsiniz.
Okulun ilk günlerinde çocuğun uzun süre okulda kalmaması önemlidir. Birçok okul okula yeni başlangıçlarda oryantasyon programı ile çocuğun okulda kalış saatini kısa olacak şekilde tutmakta ve kademeli olarak artış sağlamaktadır. Ancak çocuğunuzun gitmesine karar verdiğiniz okulun bu şekilde bir oryantasyon programı yoksa okulda kalış süresini kademeli şekilde artıracak programı ebeveyn olarak siz oluşturabilirsiniz.
İlk günlerde önemli olan çocuğunuzun okulla ilgili oluşturduğu olumlu algıdır. Okulda eğlenilir, öğrenilir ve keyif alınır. Çocuğunuz okulda ne kadar çok keyifli vakit geçirir ve tadı damağında kalırsa zihnindeki okulla ilgili algı da o kadar olumlu olur. Bunun yanı sıra ilk günlerde okula zamanında gitmesi ve gruba sonradan dahil olmaması gibi okuldan zamanında alınması da “unutuldum”, “bırakıldım” düşüncelerinin oluşmaması için çocuklar adına önemli durumlardandır.
Ne yazık ki bazen öğretmenler ve okul yöneticileri ebeveynlerden çocuklarını ağlarken bırakmalarını ve uzaklaşmalarını ister. Bazen ise ebeveyninin yanından çocukları kucaklayıp uzaklaştırır. Bu birçok ruh sağlığı uzmanını tarafından doğru bulunmaz.
Çocukların bağlanma figürü olarak düşündüğümüz anne, baba, yakın aile üyesi vb. Kişilerinden birinin olmadığı bir yerde tek başına kaldığını hissetmesi birden fazla olumsuz sonucu ortaya çıkarabilir. Çocuklar, “okul” adını verdiğimiz bu yeni ortamı ve kişileri yanında kendini güvende hissettiği bir kişiyle keşfetmesi hem ortama hem de buradaki kişilere güvenmesini kolaylaştıracaktır. Okuldan adım adım uzaklaşmak çocuğunuz için konfor sağlar.
Okula Uyum Süreci Nasıl Kontrol Edilir?
Bir çocuğun; anne ve babasının, öğretmenine inandığını ve okuluna güvendiğini görmesi aynı duyguları hissetmesini sağlayacaktır ve okulunu sevmesine kolaylık oluşturacaktır. Çocuğunuzun öğretmeni veya okulu ile ilgili hissettiğiniz olumsuz duyguları paylaşmamak; çocuğun okulu veya öğretmeni ile ilgili olumsuz bir ilişki oluşturmasını engelleyecektir.
Çocuğunuz okula başladığı dönemde veya öncesinde okulla ilgili normalden çok soru sorma eğiliminde olabilir. Bu süreçte çocuğunuzun merak edip sorduğu tüm sorulara sabırla cevap vermek oldukça önemlidir. Çünkü bir çocuk sadece merak ettiği için değil aynı zamanda rahatlama ihtiyacından dolayı da soru sorar. Cevabını bilmediğiniz sorularda ise bilmediğinizi söyleyip cevabı öğrendikten sonra açıklayacağınızı söyleyebilirsiniz.
Okul ve ev arasındaki bağlayıcı rolde olacak bir eşyayı okula götürmesi çocuğunuzun okula alışma sürecini kolaylaştıracaktır. Çocuğun eve veya ebeveynlerine olan özlemini dindirme konusunda bir süreliğine de olsa işe yarayacaktır.
Rutinler çocukların hayatlarında onlara güven veren alışkanlıklardır. Bu yüzden okula giderken ve ebeveyninden ayrılırken bu ana özel bir rutin oluşturmak(sarılma, öpme vb.) işe yarayabilir. Anne veya babadan hangi ebeveyninden ayrılırken daha az zorluk yaşadığını düşündüğünüz ebeveynin okula bırakması çocuğun okula uyum sürecini kolaylaştıracak yollardan bir diğeridir. Örneğin, annesinden ayrılmakta güçlük yaşayan çocuğu okula babasının bırakması gibi.
Gün sonunda okulla ilgili konuşmalar yapılırken; çocuğu, okulu, öğretmenleri veya arkadaşlarını sorgulayıcı sohbet içeriklerinden kaçınmanız gerekir. Çocuğa “Günün nasıl geçti?” Sorusu yerine “Bugün okulda en çok mutlu olduğun ne oldu?” Veya “Bugün seni okulda ne şaşırttı?” Şeklinde duygulara yönelik sorular sorabilirsiniz.
Her şeyde olması gerektiği gibi ebeveynin kararlı ve tutarlı olması okula uyum sürecinin kontrol etmenin en önemli unsurudur. Okula gitmek istemediği için okula göndermemek veya ağladığı için o gün okula gitmesini sağlamamak okula uyum sürecinde işlerin yolunda gitmemesine ve çocuğunuzun okula uyum sağlamasının gecikmesine neden olur.
Çocuğunuz okula gitmek istemediğinde onu anladığınızdan, çocuğunuzun duygularını yansıttığınızdan emin olmalısınız. “Böyle yaparak beni çok üzüyorsun.” Demek yerine “Okula gitmek, evden ayrılmaki benden ayrılmak zor geliyor. Merak etme ben buradayım. Okula gideceksin ama okul sonrası seni gelip yine alacağım.” Şeklinde çocuğunuzun duygularını anlayan ve güven veren bir dille konuşmanız etkili olacaktır.
Ebeveynleri çocuklarından ayrılmaya hazır olduğu zaman ve ayrıldığı zaman çocuklar da ebeveynlerinden kolaylıkla ayrılabilir. Bazen çocuklar ebeveynlerinden ayrılmak için hazır hissetseler de ebeveynler çocuklarından ayrılmaya ve çocuklarının bireyselleşmelerine hazır hissetmezler. Bu okula uyum sürecini oldukça zora sokacak durumlardan biridir. Son olarak çocuğunuz okula gitmek istemiyor veya okula uyum konusunda zorlanıyorsa bu durumun altında yatan gerekçeleri ve çocuğunuzun ihtiyaçlarını bireysel olarak değerlendirmek önemlidir.
Okula uyum kavramı nedir?
Okula uyum, çocuğun kendini anlama ve içinde bulunduğu toplumun normlarına yönelik beklentilerinin dengeli ve düzenli bir şekilde geliştirilebileceği anlamına gelir.
Okula uyum ne kadar sürer?
Okula uyum bireysel bir süreçtir ve çocuktan çocuğa değişiklik gösterir. Kendinize ve çocuğunuza okula uyum sağlaması için zaman tanımanız önemlidir.